Dil hakkında düşünmeden iletişimin konusunu ele almak normal bir şey olmazdı. NLP'nin dilbilimsel unsuru adında gizlidir. İyi iletişimciler, istediklerim elde etmek için dili nasıl kullanacaklarını ve kendi yararlarına çevireceklerini bilirler. Dilin, örneğin açık olmaya yardımcı olduğu zamanlar vardır: ‘İstasyonda buluşalım’ demek, olası tüm yanlış anlamalara, zamanın ve çabanın boşa harcanmasına meydan vermek istemiyorsanız, daha açık biçimde ifade edilebilirdi. Bununla birlikte, dilin belirsiz olmaya yardımcı olduğu zamanlar da vardır. Çalışanlarınızdan birisinin inisiyatifini kullanmasını ve yaratıcı fikirler üretmesini istiyorsanız, işle ilgili ne kadar az ayrıntıdan bahsederseniz o kadar iyi olur. Benzer biçimde, müşterinizin zihninin bir ürün ya da hizmetin hayal edilebilecek kozmik keyifleri etrafında özgürce dolaşmasına olanak tanımak, onu ürünün özelliklerinin bazı teknik ayrıntılarına yöneltmekten daha etkili olabilir. Kesin olmayan dil ya da doğrudan ilişkili olmayan m
Koçluk, en kısa ve öz anlatımla ‘istenen performansa ulaşmak için koç (coach) ve danışan (coachee) arasında kurulan planlı bir gelişim ilişkisi’ olarak tanımlanabilir. Amacı danışanın kendi belirlediği hedefe, koçun desteğiyle ulaşması ve sorunlarının üstesinden tek başına gelmeyi öğrenmesidir.Her kişi veya her işletme özgün bir yapıdadır.Bu bakımdan kurulan danışmanlık ilişkisinde çözüm yine kişinin veya işletmenin kendi içerisindedir.Kuruluşlarda tepe yöneticiden en alt kademeye kadar sunduğumuz koçluk hizmeti, gerek çalışanlara gerekse işletmenin bütününe çok büyük katkılar sağlamaktadır. Koçluk (Cep Boy) Patty McManus
OPTİMİST YAYIM DAĞITIM Size doğrudan bağlı çalışanlarla ilişkilerinizi nasıl iyileştirebilir, etkin ekip dinamiklerini nasıl geliştirebilir, kaynakları nasıl daha etkin kullanabilirsiniz? Stratejik koçluk yapmayı öğrenin. Bu kitapta şu konulara ilişkin zengin araçlar bulacaksınız: ·Ne za
Problem çözme sürecinin problem bulma ya da problemi tanıma kısmını ele alan çeşitli teknikler vardır. Örneğin, veri toplama, ‘semptom’ teşhisi, araştırma metodolojisi ve grup beyin fırtınası bu kısma dahil olabilir. Geleneksel teknikler, esas olarak, istatistikler, sonuçlar, hedefler, eğilimler, performans düzeyleri, vb. gibi katı veriler üzerinde yoğunlaşırlar. Yumuşak veriler ise duygular, inançlar, görüşler, tutumlar, kişilikler, kişisel davranışlar, seziler, tepkiler, vb. ile ilgili olabilir. Daha önce gördüğümüz düşünme aşamaları bunları örneklerle açıklamaktadır. Mantıklı düşünen yöneticiler için tehlike, bir probleme ilişkin yumuşak verileri ve öznel yanları inkar etmek ya da küçümsemektir. Oysa pratikte, bu yanlar genellikle, sorunların aslan payını (buzdağının yüzeyin altındaki kısmını) temsil etmektedir, dolayısıyla onlarla en iyi şekilde ilgilenmemiz gerekir. Bu yüzden, yaratıcı yaklaşımlar çoğu kez aynı mantık zemininde dolanıp duran daha analitik tekniklere kıyasla d
Organizasyonun bir ürünü, pazarı, departmanı ya da herhangi bir parçasını alarak, semptomları ya da bilinen sorun veya faktörleri sıralayın. Örneğin bir ürün için şunları listeleyebilirsiniz: • son üç ayda satışlardaki düşüş
• malzeme teminindeki darboğazlar
• işletmedeki moralin düşük olması
• piyasaya yeni ürün sürmenin etkisi
• yinelenen fabrika bakım güçlükleri
• piyasaya yeni giren rakipler
Bunlar, problemlerin tanımlanabilmesi için katı ya da yumuşak veri gerekliliklerine göre sınıflandırılabilir. Satış rakamları ya da envanter düzeyleri gibi bazı semptomlar katı destekleyici verilere sahipken, diğer semptomlar insanlar, teknolojinin etkisi ya da gelecekte ne olabileceği gibi öznel yargılar içerecektir. Ama her durumda, pro
Şimdi duyusal farklılıkların bilincinde olarak, yöneticilikle ilgili farklı durumlardaki uyuşmayan düşünme tercihlerine ilişkin örnekler hatırlıyor olabilirsiniz. Sizin için açık olan bir şey, amirinizi ya da bir yöneticiyi ikna etmeye çalışırken aynı açıklıkta olmayabilir. Bu durumda hayal kırıklığına uğramanın tipik tepkisi, ‘Meseleyi göremiyor’, ‘Dinler gibi görünmüyor,’ ya da ‘Departmanımın ne hissettiğini kavrayamıyor' gibi tepkiler olabilir. Özenle hazırlanmış bir rapor, iletişimin bu basit ilkesinden ve nörolojik gerçekten haberdar değilseniz, kısa sürede çöpe atılabilir. Sinestetik olarak düşünebilme, yani farklı temsil sistemleri arasında kolayca gidip gelme becerisini kazanmak biraz zaman alabilir. Bu arada, öteki insanla uyuşan ve uyumlu ilişkiyi güçlendiren bir tarzda davranmak başarılı iletişim sonuçları doğuracaktır. Bir diğer ödül de, daha uzun süreli daha iyi ilişkilerdir. Böyle bir davranış benimseyerek ve duyusal becerilerinizi artırarak, kendi düşünme güçleriniz
Şimdi kendinizin ve sık sık iletişim kurduğunuz diğer insanların düşünme tercihini tanıyabilecek duruma gelmiş olmalısınız. Bu her yönetici açısından çok değerli bir yetenektir. Uyumlu ilişki ilkesini ve dört aşamalı başarı çevriminde karşılaştığımız esnekliği kullanarak, davranışınızı başarılı iletişimdeki isabet oranınızı artırmak üzere ayarlayabileceksiniz.
Farklı tercihlere sahip insanların karşılaştığı zorluklan düşünün. Özenle seçilmiş sözcükler ve iyi ifade edilmiş sözlü argümanlar aracılığıyla görsel bir insanla iletişim kurmaya çalışmanız halinde, istediğiniz etkiyi elde etmeniz pek mümkün değildir. Ama iyi seçilmiş birkaç görsel örnek, hatta bir fikir vermek için bir karton üzerine yapılan birkaç çiziktirme bile harikalar yaratabilir. Sözcüklerinizin görsel yaklaşımı desteklemesi gerekecektir, bu yüzden, hakkında konuştuğunuz şeyi görmelerini kolaylaştıran görsel bir anlatıma başvurmanız gerekebilir. Görsel bir insan olan iş arkadaşınızı rahatlata
Hepimiz seçim yapar ya da karar verirken yararlandığımız bir yaşam deneyimine sahibiz. Başarımız her ne kadar başkaları tarafından ölçülse de, bize bugüne kadar en azından bir dereceye kadar hizmet etmiş olan kendi deneyimimiz çerçevesindeki en iyi seçimleri yapmaya eğilimliyizdir. Yeni seçeneklerden haberdar olana kadar da, yapabileceğimiz en iyi seçimleri yapmaya devam edeceğiz. Diğer ön varsayımlardan birisi de, fazla seçeneğe sahip olmanın daha iyi olduğudur ve NLP bunları yaratmanın yollarını sunmaktadır. Ne de olsa, dışımızdaki gerçeklikleri değiştiremesek bile, bir şey hakkında ne hissedeceğimizi ya da tavrımızı daima kendimiz seçebiliriz.
DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]